Baloncu Dede ve Küçük Kız
Bir zamanlar, küçük bir kasabada yaşayan bir baloncu dede vardı. Baloncu dede, her gün renk renk balonlarını şişirir, kasabanın meydanına gelir ve çocuklara satarak geçimini sağlardı. Baloncu dede, balonlarını sattığı çocukların mutlu olmasından çok hoşlanırdı. Onlara hep gülümser, bazen de uzak diyarları anlatırdı.
Baloncu dedenin en çok sevdiği çocuklardan biri de küçük kızdı. Küçük kız, her gün okuldan çıkınca baloncu dedenin yanına gelir, onunla sohbet eder ve bir balon alırdı. Küçük kız, balonları çok severdi. Onlarla oynar, onlara isim verir, onları arkadaşı gibi görürdü.
Bir gün, küçük kız okuldan çıkınca baloncu dedeyi meydanda göremedi. Çok üzüldü. Acaba nerede olduğunu merak etti. Baloncu dedeyi aramaya karar verdi. Kasabanın sokaklarında dolaştı, ama onu bulamadı. Sonunda, kasabanın kenarındaki küçük bir evin önünde durdu. Evde renk renk balonlar vardı. Küçük kız, bu evin baloncu dedeye ait olduğunu anladı.
Küçük kız, kapıyı çaldı. Kapıyı açan baloncu dede oldu. Küçük kız, onu görünce çok sevindi.
- Merhaba baloncu dede! Bugün neden meydana gelmedin? Seni çok özledim.
- Merhaba küçük kız! Ben de seni çok özledim. Bugün meydana gelmedim, çünkü çok hasta oldum. Doktor geldi, bana ilaç verdi ve dinlenmemi söyledi.
- Çok geçmiş olsun baloncu dede! Senin için bir şey yapabilir miyim?
- Çok teşekkür ederim küçük kız! Senin gibi tatlı bir dostum olduğu için çok mutluyum. Bana bir iyilik yapmak istersen, şu balonları al ve meydana götür. Orada satabilirsin. Ben de seni beklerim.
Küçük kız, baloncu dedenin isteğini yerine getirmek için seve seve kabul etti. Balonları aldı ve meydana doğru yola çıktı.
Meydana geldiğinde, çocukların hepsi onun etrafını sardı. Balonları çok beğendiler. Küçük kız, balonları sattı ve parayı topladı. Sonra da baloncu dedeye geri döndü.
Baloncu dede, küçük kızın geldiğini görünce çok sevindi. Ona sarılıp teşekkür etti.
- Küçük kız! Sen harika bir iş yaptın! Bütün balonları sattın mı?
- Evet baloncu dede! Bütün balonları sattım ve işte sana para!
- Bravo küçük kız! Sen çok akıllı ve çalışkan bir çocuksun. Bu parayla yeni balonlar alabilirim. Ama senin de bir ödülü hak ettiğini düşünüyorum.
- Ödül mü? Ne ödülü?
- Şöyle söyleyeyim küçük kız... Benim burada sakladığım özel bir balonum var. Bu balon diğerlerinden farklı. Bu balonla gökyüzünde uçabilirsin!
- Gökyüzünde uçmak mı? Gerçekten mi?
- Evet gerçekten! Bu balona binersen, seni istediğin yere götürür. Uzak diyarları görebilir, bulutlarla oynayabilir, yıldızlara dokunabilirsin!
- Vay canına! Bu çok güzel bir ödül! Hemen binmek istiyorum!
- Peki o zaman, gel buraya. Bu balonu sana veriyorum. Ama dikkatli ol, balonu iyi tut. Yoksa kaybedebilirsin.
- Tamam baloncu dede! Merak etme, balonu iyi tutacağım.
Küçük kız, baloncu dedenin verdiği balona bindi. Balon, hafifçe yükselmeye başladı. Küçük kız, çok heyecanlandı. Baloncu dedeye el salladı.
- Hoşçakal baloncu dede! Seni çok seviyorum!
- Hoşçakal küçük kız! Seni de çok seviyorum! İyi yolculuklar!
Balon, küçük kızı gökyüzüne taşıdı. Küçük kız, etrafına bakındı. Gördüğü manzara karşısında hayran kaldı. Gökyüzü, renk renk balonlarla doluydu. Küçük kız, balonlarla konuştu, onlara isim verdi, onları arkadaşı gibi gördü.